İnayetin Failleri Gazzâlî ve İslam Antropolojisi Arasında Ahlaki Faillik

Main Article Content

Ali Altaf Mian

Keywords

Abstract

Bu makale Orta Çağ ahlak teologlarından biri olan Ebû Hâmid el-Gazzâlî’ye (1058-1111) başvurarak İslam antropolojisinde ahlaki failliğin kuramlaştırılmasına katkıda bulunur. Talal Asad’in Gazzâlî ile ilişkisini temel alan makale Gazzâlî’nin yönelimsellik (niyetlilik) hakkındaki yazılarını yakından inceleyerek ahlaki faillik teorisine ışık tutar. Gazzâlî ahlaki failliğe ilişkin idealist bir teori geliştirmediği gibi ahlaki öznenin eylemlerinin “belirli türde davranışları bilinçsiz bir şekilde veya düşünmeden gerçekleştirmeye yönelik” olduğunu da ileri sürmez (Saba Mahmood, Politics of Piety, 139). Bundan ziyade ahlaki failliği, olumsal ve ikircikli bir alan olarak ifade eder. Çünkü eylem hem bilgiyi, kastı/iradeyi ve bedensel kapasiteyi hem de ilahi inayeti içerir. Bu makaleye göre inayet ahlaki öznenin bağımsız olmadığının göstergesidir. Nitekim Gazzâlî failliği, bir yanda öznenin natık ve maddi kapasiteleri (bilgi, kasıt ve bedensel kuvvet) diğer yanda Öteki’nin bir lütfu (inayet) olarak deneyimlenen belirli bir metamorfik kendiliğindenlik/etkinleşme olacak şekilde ikiye ayırır.
Dolayısıyla, Gazzâlî’ye başvuran bu makale İslam antropolojisindeki ahlaki faillik meselesinin anlaşılması için inayet kavramıyla ciddi biçimde ilgilenilmesini önerir.



“[Dini bütün atalarımız] niyetin bir kişinin “niyet ediyorum” derken
diliyle telaffuz ettiği şey olmadığını biliyorlardı. Aksine niyet
Allah’tan gelen açılımların kalbe yayılarak onu diriltmesidir, [bu diriliş]
bazen kolay bazen zor meydana gelir.”
- Hüccetü’l-İslâm Ebû Hâmid el-Gazzâlî

Abstract 105 | PDF Downloads 34